
Sanatta Yeterlik Savunma Sergisi
Birey, toplum içinde yaşarken, otoritenin belirlediği kurallar ve sınırlar içerisinde hareket etmek zorunda kalmaktadır. Kültürel kodların da baskın rol oynadığı, çocukluktan yetişkinliğe kadar olan süreç çoğu zaman aile, anne-baba kontrolünde geçmektedir. Yetişkinlik döneminde eş, amir, sosyal çevre vb. unsurlarının eklenmesiyle, birey-otorite ilişkisi büyük ölçüde değişmektedir. Tüm bu etkilere rağmen, birey aynı zamanda kendi düşünce ve değerlerine sahip özgün bir varlıktır. Sergideki çalışmalar, bu iki çelişkili durumu bir arada sorgulayarak, bireyin hem özgün hem de adapte olmuş bir varlık olduğu gerçeğini vurgulamaktadır. Bu durum Jung’un bireyselleşme süreci kavramıyla doğrudan ilişkilidir. Bireyselleşme, bireyin bilinçaltındaki gölge yönlerini kabul ederek bütünleşik bir benlik oluşturma sürecidir. Jung’a göre, herkesin içinde, bireysel ve toplumsal yönlerin birleşimi olan benzersiz bir potansiyel vardır ve çalışmalardaki yer yer asimetrik olan geometrik kompozisyonlar, bireyin bu yönlerini sahip olduğu karmaşık gerilimle sembolize etmektedir. Aynı zamanda bireyin çevre, toplum gibi genel ya da bilinçli-bilinçdışı zihin dünyası gibi özel noktalarla ilişkisine temas ederken; çalışmaların arka planındaki psikolojik temel izleyiciyi sorgulamaya ve kendiyle yüzleşmeye davet etmektedir.
- Sanatçı İbrahim Arslan
- Lokasyon Güzel Sanatlar Enstitüsü
- Başlangıç Tarihi 09.12.2024
- Bitiş Tarihi 10.08.2025
- Etiket Sanatsal Sergiler